Acil Aydınlatma Aydınlık Seviyesi
Acil durumda gerekli aydınlık seviyesi ihtiyacı, uygulama alanının işlevine bağlı olarak değişmektedir.Görme işlevinde uyarıcı olan, nesnelerin üzerine düşen ışık değil, gözlere yansıyan ışıktır. Farklı nesneler kontrast ile ayırt edilir ve ışıktaki değişiklikler gözlere yansır. Koyu bir arka plan üzerinde açık renkli bir nesne, koyu bir arka plan üzerinde koyu renkli bir nesneden çok daha az ışıkla göze çarpabilir.
Bir cisme düşen ışık miktarı (aydınlık) sadece aydınlatma için kullanılan lambaların gücü ve konumundan değil, aynı zamanda çevreden gelen yansımadan da etkilenir. Birçok iç mekânda, herhangi bir yüzeye düşen ışığın büyük bir kısmı yansıyan ışıktan gelir. Duvarların, zeminin ve tavanın açık renkli olduğu yerlerde, zemin seviyesindeki aydınlığın yüzde 60 kadarı duvarlardan veya tavandan yansıtılabilir.
Dekoratif kaplamaların koyu renkte olduğu (yani düşük yansıtma oranına sahip) bir odada, yansıyan ışığın aydınlığa katkısı çok daha küçüktür. Yansıyan ışık, örneğin bir samimiyet ve rahatlama hissi üretmek için halıların, duvarların ve tavanın kasıtlı olarak koyu renkte tutulduğu bir gece kulübünde veya restoranda ihmal edilebilir.
Bir kaçış yolundaki tüm potansiyel engel veya tehlikeler, açık renkli olmalıdır. Bu tür tehlikeler, merdiven basamaklarının kenarlarını, bariyerleri ve duvarları hareket yönüne dik açılarla içerir.
Koridorlar gibi sınırlı alanlarda, açık renkli dekorasyon bir avantajdır. Yön değişimlerinde dikey yüzeylere belirgin kenarlar acil tahliyeye yardımcı olabilir.
Bir alan boyunca minimum veya ortalama olarak önerilen aydınlatma seviyeleri; voltaj azalması, kablolarındaki voltaj düşüşleri, pilin yaşlanması ve lamba yaşlanması gibi kriterler dikkate alınarak, nominal süre boyunca kabul edilebilir en düşük değer olarak değerlendirilmelidir.